1 Bütün vergi görevlileriyle* günahkârlar Isa'yi dinlemek için O'na akin ediyordu. [1] [2]
2 Ferisiler'le din bilginleri ise, "Bu adam günahkârlari kabul ediyor, onlarla birlikte yemek yiyor" diye söyleniyorlardi.
3 Bunun üzerine Isa onlara su benzetmeyi anlatti: "Sizlerden birinin yüz koyunu olsa ve bunlardan bir tanesini kaybetse, doksan dokuzu bozkirda birakarak kaybolani bulana dek onun ardina düsmez mi? [3] [4]
4 (#15:3)
5 Onu bulunca da sevinç içinde omuzlarina alir, evine döner; arkadaslarini, komsularini çagirip onlara, 'Benimle birlikte sevinin, kaybolan koyunumu buldum!' der.
6 (#15:5)
7 Size sunu söyleyeyim, ayni sekilde gökte, tövbe eden tek bir günahkâr için, tövbeyi gereksinmeyen doksan dokuz dogru kisi için duyulandan daha büyük sevinç duyulacaktir." [5]
8 "Ya da on gümüs parasi olan bir kadin bunlardan bir tanesini kaybetse, kandil yakip evi süpürerek parayi bulana dek her tarafi dikkatle aramaz mi? [6] [7]
9 Parayi bulunca da arkadaslarini, komsularini çagirip, 'Benimle birlikte sevinin, kaybettigim parayi buldum!' der.
10 Size sunu söyleyeyim, ayni sekilde Tanri'nin melekleri de tövbe eden bir tek günahkâr için sevinç duyacaklar."
11 Isa, "Bir adamin iki oglu vardi" dedi. [8] [9]
12 "Bunlardan küçügü babasina, 'Baba' dedi, 'Malindan payima düseni ver bana.' Baba da servetini iki oglu arasinda paylastirdi.
13 "Bundan birkaç gün sonra küçük ogul her seyini toplayip uzak bir ülkeye gitti. Orada sefahat içinde bir yasam sürerek varini yogunu çarçur etti. [10]
14 Delikanli her seyini harcadiktan sonra, o ülkede siddetli bir kitlik bas gösterdi, o da yokluk çekmeye basladi.
15 Bunun üzerine gidip o ülkenin vatandaslarindan birinin hizmetine girdi. Adam onu, domuz gütmek üzere otlaklarina yolladi.
16 Delikanli, domuzlarin yedigi keçiboynuzlariyla karnini doyurmaya can atiyordu. Ama hiç kimse ona bir sey vermedi.
17 "Akli basina gelince söyle dedi: 'Babamin nice isçisinin fazlasiyla yiyecegi var, bense burada açliktan ölüyorum. [11]
18 Kalkip babamin yanina dönecegim, ona, Baba diyecegim, Tanri'ya ve sana karsi günah isledim.
19 Ben artik senin oglun olarak anilmaya layik degilim. Beni isçilerinden biri gibi kabul et.'
20 "Böylece kalkip babasinin yanina döndü. Kendisi daha uzaktayken babasi onu gördü, ona acidi, kosup boynuna sarildi ve onu öptü. [12]
21 Oglu ona, 'Baba' dedi, 'Tanri'ya ve sana karsi günah isledim. Ben artik senin oglun olarak anilmaya layik degilim.'
22 "Babasi ise kölelerine, 'Çabuk, en iyi kaftani getirip ona giydirin!' dedi. 'Parmagina yüzük takin, ayaklarina çarik giydirin!
23 Besili danayi getirip kesin, yiyelim, eglenelim. [13]
24 Çünkü benim bu oglum ölmüstü, yasama döndü; kaybolmustu, bulundu.' Böylece eglenmeye basladilar.
25 "Babanin büyük oglu ise tarladaydi. Gelip eve yaklastiginda çalgi ve oyun seslerini duydu. [14]
26 Usaklardan birini yanina çagirip, 'Ne oluyor?' diye sordu.
27 "O da, 'Kardesin geldi, baban da ona sag salim kavustugu için besili danayi kesti' dedi.
28 "Büyük ogul öfkelendi, içeri girmek istemedi. Babasi disari çikip ona yalvardi. Ama o, babasina söyle yanit verdi: 'Bak, bunca yil senin için köle gibi çalistim, hiçbir zaman buyrugundan çikmadim. Ne var ki sen bana, arkadaslarimla eglenmem için hiçbir zaman bir oglak bile vermedin. [15]
29 (#15:28)
30 Oysa senin malini fahiselerle yiyen su oglun eve dönünce, onun için besili danayi kestin.'
31 "Babasi ona, 'Oglum, sen her zaman yanimdasin, neyim varsa senindir' dedi. [16]
32 'Ama sevinip eglenmek gerekiyordu. Çünkü bu kardesin ölmüstü, yasama döndü; kaybolmustu, bulundu!'"