1 RAB bana söyle seslendi:
2 "Insanoglu, asi bir halkin arasinda yasiyorsun. Gözleri varken görmüyor, kulaklari varken isitmiyorlar. Çünkü bu halk asidir. [1]
3 "Sen, insanoglu, sürgüne gidecekmis gibi esyani topla, onlarin gözü önünde, gündüzün yola çik, bulundugun yerden baska bir yere git. Kim bilir, asi bir halk olmalarina karsin seni görüp anlayabilirler.
4 Gündüzün, halkin gözü önünde topladigin sürgün esyani çikar. Aksam yine onlarin gözü önünde sürgüne giden biri gibi yola çik.
5 Onlar seni izlerken duvari delip esyani çikar.
6 Seni izlerlerken esyani sirtlayip karanlikta tasi. Ülkeyi görmemek için yüzünü ört. Çünkü yapacaklarin Israil halki için bir uyari olacaktir."
7 Bana verilen buyruk uyarinca davrandim. Gündüzün sürgüne gidecekmis gibi esyalarimi çikardim. Aksam elimle duvari deldim. Esyalarimi karanlikta çikarip onlar izlerken sirtimda tasidim.
8 Ertesi sabah RAB bana seslendi:
9 "Insanoglu, o asi Israil halki sana, 'Ne yapiyorsun? Diye sormadi mi?
10 "Onlara de ki, 'Egemen RAB söyle diyor: Yerusalim'deki önder ve orada yasayan bütün Israil halkina iliskin bir bildiridir bu.
11 Ben sizin için bir uyariyim de. Sana yaptigimin tipkisi onlara da yapilacak. Tutsak olarak sürgüne gidecekler.
12 "Onlarin önderi karanlikta esyasini sirtinda tasiyarak yola koyulacak. Esyasini çikarmak için duvarda bir gedik açacak. Ülkeyi görmemek için yüzünü örtecek.
13 Onun üzerine agimi atacagim, kurdugum tuzaga düsecek. Onu Babil'e, Kildan* ülkesine götürecegim, ama ülkeyi göremeden orada ölecek.
14 Çevresindekilerin tümünü -yardimcilarini, ordusunu dünyanin dört bucagina dagitacagim. Yalin kiliç onlarin peslerine düsecegim.
15 Onlari uluslar arasina dagitip ülkelere sürdügümde, benim RAB oldugumu anlayacaklar.
16 Gittikleri uluslarda yaptiklari bütün igrenç uygulamalari anlatmalari için aralarindan birkaç kisiyi kiliçtan, kitliktan, salgin hastaliktan sag birakacagim. Böylece benim RAB oldugumu anlayacaklar."
17 RAB bana söyle seslendi:
18 "Insanoglu, yiyecegini titreyerek ye, suyunu korkudan ürpererek iç.
19 Ülkede yasayan halka de ki, 'Egemen RAB Israil ve Yerusalim'de yasayanlar için söyle diyor: Yiyeceklerini umutsuzluk içinde yiyecek, sularini saskinlik içinde içecekler. Orada yasayanlarin yaptigi zorbalik yüzünden ülke issiz birakilacak.
20 Halkin içinde yasadigi kentler yakilacak, ülke çöle dönüsecek. O zaman benim RAB oldugumu anlayacaksiniz."
21 RAB bana söyle seslendi:
22 "Insanoglu, Israil'de yaygin olan, 'Günler geçiyor, her görüm bosa çikiyor deyisinin anlami nedir?
23 Onlara de ki, 'Egemen RAB söyle diyor: Ben bu deyise son verecegim. Bundan böyle Israil'de bir daha söylenmeyecek. Yine onlara de ki, 'Her görümün yerine gelecegi günler yaklasti.
24 Artik Israil halki arasinda yalan görüm ya da aldatici falcilik olmayacak.
25 Ama ben RAB, ne dersem gecikmeden olacak. Siz, ey asi Israil halki, söylediklerimin tümünü sizin günlerinizde yerine getirecegim. Böyle diyor Egemen RAB."
26 RAB bana söyle seslendi:
27 "Insanoglu, Israil halki, 'Onun gördügü görüm uzak günler için, peygamberlik sözleri de uzak gelecekle ilgili diyor.
28 "Bundan ötürü onlara de ki, 'Egemen RAB söyle diyor: Söyledigim sözlerden hiçbiri artik gecikmeyecek, ne dersem olacak. Böyle diyor Egemen RAB."