1 Bu sirada ögrencileri Isa'ya yaklasip, "Göklerin Egemenligi'nde en büyük kimdir?" diye sordular. [1] [2]
2 Isa, yanina küçük bir çocuk çagirdi, onu orta yere dikip söyle dedi: "Size dogrusunu söyleyeyim, yolunuzdan dönüp küçük çocuklar gibi olmazsaniz, Göklerin Egemenligi'ne asla giremezsiniz. [3] [4] [5]
3 (#18:2) [6]
4 Kim bu çocuk gibi alçakgönüllü olursa, Göklerin Egemenligi'nde en büyük odur.
5 Böyle bir çocugu benim adim ugruna kabul eden, beni kabul etmis olur.
6 "Ama kim bana iman eden bu küçüklerden birini günaha düsürürse, boynuna kocaman bir degirmen tasi asilip denizin dibine atilmasi kendisi için daha iyi olur. [7]
7 Insani günaha düsüren tuzaklardan ötürü vay dünyanin haline! Böyle tuzaklarin olmasi kaçinilmazdir. Ama bu tuzaklara aracilik eden kisinin vay haline!
8 "Eger elin ya da ayagin günah islemene neden olursa, onu kesip at. Tek el, tek ayakla yasama kavusman, iki elle, iki ayakla sönmez atese atilmandan iyidir.
9 Eger gözün günah islemene neden olursa, onu çikar at. Tek gözle yasama kavusman, iki gözle cehennem atesine atilmandan iyidir.
10 "Bu küçüklerden birini bile hor görmekten sakinin! Size sunu söyleyeyim, onlarin göklerdeki melekleri, göklerdeki Babam'in yüzünü her zaman görürler." [8] [9]
12 "Siz ne dersiniz? Bir adamin yüz koyunu olsa ve bunlardan biri yolunu sasirsa, doksan dokuzunu daglarda birakip yolunu sasirani aramaya gitmez mi? [12] [13]
13 Size dogrusunu söyleyeyim, eger onu bulursa, yolunu sasirmamis doksan dokuz koyun için sevindiginden daha çok onun için sevinir.
14 Bunun gibi, göklerdeki Babaniz da bu küçüklerden hiçbirinin kaybolmasini istemez." [14]
15 "Eger kardesin sana karsi günah islerse, ona git, suçunu kendisine göster. Her sey yalniz ikinizin arasinda kalsin. Kardesin seni dinlerse, onu kazanmis olursun. [15]
16 Ama dinlemezse, yanina bir ya da iki kisi daha al ki, söylenen her sey iki ya da üç tanigin sözüyle dogrulansin.
17 Onlari da dinlemezse, durumu inanlilar topluluguna* bildir. Toplulugu da dinlemezse, onu putperest ya da vergi görevlisi* say.
18 "Size dogrusunu söyleyeyim, yeryüzünde baglayacaginiz her sey gökte de baglanmis olacak. Yeryüzünde çözeceginiz her sey gökte de çözülmüs olacak. [16]
19 Yine size sunu söyleyeyim, yeryüzünde aranizdan iki kisi, dileyecekleri herhangi bir sey için anlasirlarsa, göklerdeki Babam dileklerini yerine getirir. [17]
20 Nerede iki ya da üç kisi benim adimla toplanirsa, ben de orada, aralarindayim."
21 Bunun üzerine Petrus Isa'ya gelip, "Ya Rab" dedi, "Kardesim bana karsi kaç kez günah islerse onu bagislamaliyim? Yedi kez mi?" [18] [19] [20]
22 Isa, "Yedi kez degil" dedi. "Yetmis kere yedi kez derim sana. [21]
23 Söyle ki, Göklerin Egemenligi, köleleriyle hesaplasmak isteyen bir krala benzer. [22]
24 Kral hesap görmeye basladiginda kendisine, borcu on bin talanti bulan bir köle getirildi.
25 Kölenin ödeme gücü olmadigindan efendisi onun, karisinin, çocuklarinin ve bütün malinin satilip borcun ödenmesini buyurdu.
26 Köle yere kapanip efendisine, 'Ne olur, sabret! Bütün borcumu ödeyecegim' dedi.
27 Efendisi köleye acidi, borcunu bagislayip onu saliverdi.
28 "Ama köle çikip gitti, kendisine yüz dinar borcu olan baska bir köleye rastladi. Onu yakalayip, 'Borcunu öde' diyerek bogazina sarildi. [23]
29 Bu köle yüzüstü yere kapandi, 'Ne olur, sabret! Borcumu ödeyecegim' diye yalvardi.
30 Ama ilk köle bunu reddetti. Gitti, borcunu ödeyinceye dek adami zindana kapatti.
31 Öteki köleler, olanlari görünce çok üzüldüler. Efendilerine gidip bütün olup bitenleri anlattilar.
32 "Bunun üzerine efendisi köleyi yanina çagirdi. 'Ey kötü köle!' dedi. 'Bana yalvardigin için bütün borcunu bagisladim.
33 Benim sana acidigim gibi, senin de köle arkadasina aciman gerekmez miydi?'
34 Bu öfkeyle efendisi, bütün borcunu ödeyinceye dek onu iskencecilere teslim etti.
35 "Eger her biriniz kardesini gönülden bagislamazsa, göksel Babam da size öyle davranacaktir." [24]