İngilizce Urantia Kitabı, 2006'dan beri dünya çapında Kamu Malıdır.
Çeviriler: © 2021 Urantia Society of Greater New York
THE TWO CRUCIAL YEARS
İKI ÇOK ÖNEMLI YIL
1955 126:0.1 OF ALL Jesus’ earth-life experiences, the fourteenth and fifteenth years were the most crucial. These two years, after he began to be self-conscious of divinity and destiny, and before he achieved a large measure of communication with his indwelling Adjuster, were the most trying of his eventful life on Urantia. It is this period of two years which should be called the great test, the real temptation. No human youth, in passing through the early confusions and adjustment problems of adolescence, ever experienced a more crucial testing than that which Jesus passed through during his transition from childhood to young manhood.
2021 126:0.1 İSA’nın dünyasal yaşam deneyimlerinin tamamı içinde, on dördüncü ve on beşinci yaşlar en önemli olanlarıydı. Kutsallığın ve nihai sonun öz bilincine sahip olmaya başlamasından sonra, ve ikamet eden Düzenleyicisi ile geniş çaplı bir iletişim kazanmasından önce, bu iki yıl, Urantia üzerinde onun önemli anlara sahne olmuş yaşamının en sınayıcı olanlarıydı. Bu, gerçek sınanış olarak büyük sınav biçiminde adlandırılmak zorunda olan iki yıllık süreçti. Ergenlik döneminin öncül kafa karışıklarından ve uyum sorunlarından geçmede bu döneme kadar hiçbir insan genci, İsa’nın çocukluktan genç erkekliğe olan geçişi boyunca yaşamış olduğundan daha önemli bir sınayışı deneyimlememişti.
1955 126:0.2 This important period in Jesus’ youthful development began with the conclusion of the Jerusalem visit and with his return to Nazareth. At first Mary was happy in the thought that she had her boy back once more, that Jesus had returned home to be a dutiful son—not that he was ever anything else—and that he would henceforth be more responsive to her plans for his future life. But she was not for long to bask in this sunshine of maternal delusion and unrecognized family pride; very soon she was to be more completely disillusioned. More and more the boy was in the company of his father; less and less did he come to her with his problems, while increasingly both his parents failed to comprehend his frequent alternation between the affairs of this world and the contemplation of his relation to his Father’s business. Frankly, they did not understand him, but they did truly love him.
2021 126:0.2 İsa’nın genç gelişiminde bu önemli süreç, Kudüs’ü ziyaretinin tamamlanışıyla ve Nasıra’ya olan geri dönüşüyle başladı. İlk başta Meryem; görevlerine sadık bir evlat olarak evine geri dönmüş olduğu için — kaldı ki o hiçbir zaman bundan başkası değildi — ve gelecek yaşamı için kendi annesinin tasarımlarına bundan böyle daha fazla karşılık verecek oluşu biçiminde, evinde oğluna tekrar sahip olduğu düşüncesiyle mutluydu. Ancak, o uzun bir süre boyunca, annesel aldanışın ve içten içe gerçekleşen ailesel gururun bu parıltısında uzunca bir süre gözleri görmez halde kalmayacaktı; oldukça yakın bir zaman içinde o, daha bütüncül bir biçimde hayal kırıklığına uğrayacaktı. Gittikçe artan bir biçimde, erkek çocuk, babasına eşlik etmekteydi; gittikçe azalan bir biçimde sorunları için annesine gelmeye başlarken, artan bir biçimde her iki ebeveyni de, bu dünyanın olayları ile Yaratıcısı’nın görevine olan ilişkisi üzerine düşünme arasında gerçekleştirdiği sık sık gelip gidişi kavramada başarısız olmuşlardı. Açıkça söylenmesi gerekirse, onlar İsa’yı anlamamaktaydılar, ancak onu gerçekten derinden sevmekteydiler.
1955 126:0.3 As he grew older, Jesus’ pity and love for the Jewish people deepened, but with the passing years, there developed in his mind a growing righteous resentment of the presence in the Father’s temple of the politically appointed priests. Jesus had great respect for the sincere Pharisees and the honest scribes, but he held the hypocritical Pharisees and the dishonest theologians in great contempt; he looked with disdain upon all those religious leaders who were not sincere. When he scrutinized the leadership of Israel, he was sometimes tempted to look with favor on the possibility of his becoming the Messiah of Jewish expectation, but he never yielded to such a temptation.
2021 126:0.3 Büyüdükçe, İsa’nın, Musevi insanlarına olan acıyışı ve derin sevgisi derinleşti; ancak, geçen yıllarla birlikte, aklında, Yaratıcısı’nın mabedinde siyasi biçimde atanmış din adamlarına karşı büyümekte olan haklı bir kızgınlık gelişti. İsa, içten Ferisiler’e ve dürüst yazıcılara karşı büyük bir saygı duymaktaydı; ancak o, içten pazarlıklı Ferisiler’i ve dürüst olmayan din-kuramcılarını karşı fazlasıyla küçük görmekteydi; o, içten olmayan tüm bu dini önderlere küçümseyen gözlerle bakmaktaydı. İsrail’in önderliğini incelediğinde, İsa zaman zaman, kendisinin, Musevi beklentisi olan Mesih haline gelme olasılığına olumlar gözle bakmanın çekiciliği ile karşılaştı; ancak, o hiçbir zaman kendisini, bu türden çekiciliğe kendisini bırakmadı.
1955 126:0.4 The story of his exploits among the wise men of the temple in Jerusalem was gratifying to all Nazareth, especially to his former teachers in the synagogue school. For a time his praise was on everybody’s lips. All the village recounted his childhood wisdom and praiseworthy conduct and predicted that he was destined to become a great leader in Israel; at last a really great teacher was to come out of Nazareth in Galilee. And they all looked forward to the time when he would be fifteen years of age so that he might be permitted regularly to read the Scriptures in the synagogue on the Sabbath day.
2021 126:0.4 Kudüs’de mabedin bilge insanları arasında İsa’nın yapmış olduğu şeylere dair hikâye, özellikle sinagog okulundaki eski öğretmenleri olmak üzere, tüm Nasıra’yı tatmin etmekteydi. Bir süreliğine ona olan övgü herkesin dudaklarındaydı. Köyün hepsi, onun çocuksu bilgeliğini ve takdire şayan davranışını anlatırken, onun büyük bir önder haline gelme nihai sonuna sahip olduğunu tahmin etmekteydi; en azından, gerçekten büyük bir öğretmen, Celile’de Nasıra’dan gelmek üzereydi. Ve, onların hepsi; İsa’nın, Şabat günü sinagogda Yazıtlar’ı düzenli bir biçimde okumaya izin verilebileceği yaş olan on beşine gelişini iple çekmekteydi.
1. HIS FOURTEENTH YEAR (A.D. 8)
1. ON DÖRDÜNCÜ YAŞ (M.S. 8. YIL)
1955 126:1.1 This is the calendar year of his fourteenth birthday. He had become a good yoke maker and worked well with both canvas and leather. He was also rapidly developing into an expert carpenter and cabinetmaker. This summer he made frequent trips to the top of the hill to the northwest of Nazareth for prayer and meditation. He was gradually becoming more self-conscious of the nature of his bestowal on earth.
2021 126:1.1 Bu onun, takvim yılına göre on dördüncü doğum günüydü. O öncesinden, iyi bir boyunduruk yapıcısı haline gelmiş olup, hem branda hem de deri ile çok yetkin bir biçimde çalışabilmekteydi. O aynı zamanda hızlı bir biçimde, uzman bir marangoza ve ev mobilya yapıcısına doğru gelişmekteydi. Bu yaz o, dua etmek ve derince düşünmek için Nasıra’nın kuzey batısına doğru tepenin başına sık ziyaretlerde bulunmaktaydı. O kademeli olarak, dünya üzerindeki bahşedilişinin doğasına dair daha fazla öz bilince sahip hale gelmekteydi.
1955 126:1.2 This hill, a little more than one hundred years previously, had been the “high place of Baal,” and now it was the site of the tomb of Simeon, a reputed holy man of Israel. From the summit of this hill of Simeon, Jesus looked out over Nazareth and the surrounding country. He would gaze upon Megiddo and recall the story of the Egyptian army winning its first great victory in Asia; and how, later on, another such army defeated the Judean king Josiah. Not far away he could look upon Taanach, where Deborah and Barak defeated Sisera. In the distance he could view the hills of Dothan, where he had been taught Joseph’s brethren sold him into Egyptian slavery. He then would shift his gaze over to Ebal and Gerizim and recount to himself the traditions of Abraham, Jacob, and Abimelech. And thus he recalled and turned over in his mind the historic and traditional events of his father Joseph’s people.
2021 126:1.2 Bu tepe, bu dönemin yüz yıldan biraz daha fazla yıl öncesinde, “Baal’ın ibadet doruğuydu,” ve şimdi ise, İsrail’in saygın bir kutsal insanı olan Şimon’un mezarının yerleşkesiydi[1]. Şimon’un bu tepesinin doruğundan, İsa, Nasıra ve onu çevreleyen şehir üzerine doğru bakmaktaydı. O, Megido’ya bakışlarını çevirir, Asya’da Mısır ordusunun ilk büyük zaferini kazanışının hikâyesini hatırlardı; ve, daha sonra, bu türden başka bir ordunun Yahudiye kralı Yoşiyahu’yu nasıl yenilgiye uğrattığını düşünürdü[2]. Çok da fazla gözlerini çevirmeden, Deborah ve Barak’ın Sisera’yı yendiği yer olan Tanah’ı görebilirdi[3]. Uzakta, Yusuf’un kardeşlerinin kendisini Mısır kölesi olarak sattığı haliyle öğretildiği Dothan’ın tepelerini görebilirdi[4]. O bunun sonrasında bakışlarını Ebal ve Gerizim’e yöneltip, İbrahim’e, Yakup’a ve Abimelek’e dair tarihi anlatımları kendisine tekrar söyleyebilirdi. Ve, böylece, o, babası Yusuf’un insanlarına dair tarihi ve geleneksel olayları hatırlar ve onlar üzerinde düşünürdü.
1955 126:1.3 He continued to carry on his advanced courses of reading under the synagogue teachers, and he also continued with the home education of his brothers and sisters as they grew up to suitable ages.
2021 126:1.3 O, sinagog öğretmenlerinin gözetimi altında gelişmiş okuma derslerini almaya devam etti; ve, o aynı zamanda, elverişli yaşa gelmektelerken erkek kardeşleri ve kız kardeşlerinin ev eğitimine devam etti.
1955 126:1.4 Early this year Joseph arranged to set aside the income from his Nazareth and Capernaum property to pay for Jesus’ long course of study at Jerusalem, it having been planned that he should go to Jerusalem in August of the following year when he would be fifteen years of age.
2021 126:1.4 Bu yılın başında Yusuf; İsa’nın, on beş yaşına geleceği için ertesi yılın Ağustos ayında Kudüs’e gitmesi tasarlanmış bir biçimde, Nasıra ve Kopernaum mülkünden gelen geliri, onun Kudüs’de uzun süreli eğitimi için bir kenara koyan biçimde düzenlemede bulunmuştu.
1955 126:1.5 By the beginning of this year both Joseph and Mary entertained frequent doubts about the destiny of their first-born son. He was indeed a brilliant and lovable child, but he was so difficult to understand, so hard to fathom, and again, nothing extraordinary or miraculous ever happened. Scores of times had his proud mother stood in breathless anticipation, expecting to see her son engage in some superhuman or miraculous performance, but always were her hopes dashed down in cruel disappointment. And all this was discouraging, even disheartening. The devout people of those days truly believed that prophets and men of promise always demonstrated their calling and established their divine authority by performing miracles and working wonders. But Jesus did none of these things; wherefore was the confusion of his parents steadily increased as they contemplated his future.
2021 126:1.5 Bu yılın başıyla birlikte, hem Yusuf hem de Meryem, en büyük oğullarının nihai sonu hakkında sürekli yaşanan kuşkulara sahip oldular. O gerçekten de muhteşem ve çok sevilesi bir çocuktu; ancak, o, kavranması çok zor bir biçimde, anlaşılması oldukça güçtü; ve, tekrar edilmesi gerekirse, olağanüstü veya diğer bir değişle mucizevî hiçbir şey hiçbir şey ortaya çıkmamıştı. Birçok kez, kendisinden gurur duyan annesi, oğlunun, bir takım insan-ötesi veya diğer bir değişle mucizevî bir dışavuruma katılımını görmeyi bekleyen bir biçimde, nefesini tutmuş bekler bir halde öyle durmuştu, ancak, her seferinde onun ümitleri, acımasız hayal kırıklığıyla sona ermişti. Ve, tüm bunların hepsi, heves kırar, hatta ümitlerini yok eder nitelikteydi. Bu dönemlerin dindar insanları gerçekten de; peygamberlerin ve söz verilmiş insanların her zaman seçilmişliklerini gösterdiklerine, ve, mucizelerde bulunarak ve mucizevî şeyleri yerine getirerek kutsal kabullerini sağladıklarına inanmaktalardı. Ancak, İsa, bu şeylerin hiçbirini yapmamaktaydı; bu nedenlerden dolayı, ebeveynlerinin kafa karışıklığı, İsa’nın geleceği hakkında düşündükçe sürekli olarak artmaktaydı.
1955 126:1.6 The improved economic condition of the Nazareth family was reflected in many ways about the home and especially in the increased number of smooth white boards which were used as writing slates, the writing being done with charcoal. Jesus was also permitted to resume his music lessons; he was very fond of playing the harp.
2021 126:1.6 Nasıra ailesinin gelişmiş ekonomik durumu; ev yaşamında ve özellikle, kömür ile yazımın gerçekleştiği biçimiyle yazım taş levhası olarak kullanılmış olan yumuşak beyaz tahtaların artan sayısıyla dışa vurulmaktaydı. İsa’nın aynı zamanda müzik derslerine devam etmesine izin verilmişti; o, arp çalmaktan çok hoşlanmaktaydı.
2. THE DEATH OF JOSEPH
2. YUSUF’UN ÖLÜMÜ
1955 126:2.1 All did go well until that fateful day of Tuesday, September 25, when a runner from Sepphoris brought to this Nazareth home the tragic news that Joseph had been severely injured by the falling of a derrick while at work on the governor’s residence. The messenger from Sepphoris had stopped at the shop on the way to Joseph’s home, informing Jesus of his father’s accident, and they went together to the house to break the sad news to Mary. Jesus desired to go immediately to his father, but Mary would hear to nothing but that she must hasten to her husband’s side. She directed that James, then ten years of age, should accompany her to Sepphoris while Jesus remained home with the younger children until she should return, as she did not know how seriously Joseph had been injured. But Joseph died of his injuries before Mary arrived. They brought him to Nazareth, and on the following day he was laid to rest with his fathers.
2021 126:2.1 Her şey; Eylül’ün 25’inde dönüm noktası Salı günü bir ulağın, Yusuf’un, valinin malikânesinde çalışırken inşaat iskelesinden düşmesi sonucu çok ciddi bir biçimde yaralanışının acı haberlerini getirişine kadar oldukça iyi gitmekteydi. Seforis’den gelen iletici öncesinden, İsa’yı babasının yaşadığı kaza hakkında bilgilendiren bir biçimde, Yusuf’un evine olan yolu üzerinde atölyede durmuştu; ve, onlar beraberce, Meryem’e üzücü haberleri bildirmek için eve gitmişlerdi. İsa doğrudan bir biçimde babasına gitmeyi arzulamaktaydı; ancak, Meryem, eşinin yanına yetişmekten başka bir şeyi dinler halde değildi. Meryem, on yaşındaki Yakup’un, Seforis’e olan yolunda kendisine eşlik etmesini, bu arada da İsa’nın, Meryem Yusuf’un ne kadar ciddi bir biçimde yaralandığını bilmediği için, kendisi geri dönene kadar küçük kardeşleriyle beraber evde kalmasının emrini verdi. Ancak, Yusuf, Meryem’in ulaşmasından önce yaraları nedeniyle yaşamını yitirmişti. Onlar Yusuf’u Nasıra’ya getirmiş olup, ertesi gün atalarının yanına defnetmişlerdi.
1955 126:2.2 Just at the time when prospects were good and the future looked bright, an apparently cruel hand struck down the head of this Nazareth household, the affairs of this home were disrupted, and every plan for Jesus and his future education was demolished. This carpenter lad, now just past fourteen years of age, awakened to the realization that he had not only to fulfill the commission of his heavenly Father to reveal the divine nature on earth and in the flesh, but that his young human nature must also shoulder the responsibility of caring for his widowed mother and seven brothers and sisters—and another yet to be born. This lad of Nazareth now became the sole support and comfort of this so suddenly bereaved family. Thus were permitted those occurrences of the natural order of events on Urantia which would force this young man of destiny so early to assume these heavy but highly educational and disciplinary responsibilities attendant upon becoming the head of a human family, of becoming father to his own brothers and sisters, of supporting and protecting his mother, of functioning as guardian of his father’s home, the only home he was to know while on this world.
2021 126:2.2 İmkânların iyi olduğu ve geleceğin parlak göründüğü tam da bu zamanda, görünüşte acımasız bir el, bu Nasıra hanesinin başına gelmiş, bu evin günlük yaşantıları sekteye uğramış, ve İsa ve gelecek eğitimi için her tasarlanmış şey ortadan kalmıştı. Bu aşamada on dördüncü yaşını daha yeni geçmiş olan bu marangoz ufaklığı; sadece, dünya üzerinde ve beden içerisinde kutsal doğayı açığa çıkarmak olan kendi cennetsel Yaratıcısı’nın görevlendirmesini yerine getirmek zorunda olmayışını, aynı zamanda, genç insan doğasının, dul kalmış annesine ek olarak yedi erkek ve kız kardeşine — ve doğmak üzere olan bir diğerine — bakmanın sorumluluğunu üstlenmek zorunda oluşunun farkındalığına uyandı. Nasıra’nın bu ufaklığı bu aşamada, çok aniden gerçekleşmiş olan kaybı deneyimleyen bu ailenin tek destekçisi ve tesellisi olmuştu. Nihai sonun bu genç bireyini oldukça öncül bir biçimde; bu dünya üzerinde bileceği tek ev olarak babasının evinin koruyucusu halinde faaliyet gösteren, annesine destek olan ve onu koruyan, kendi erkek ve kız kardeşleri için baba haline gelen bir biçimde, bir insan ailesinin başı haline gelmenin yarattığı bu ağır ancak fazlasıyla eğitici ve düzene sokucu sorumlulukları üstlenmesine zorlayan, Urantia üzerinde olağan bir biçimde gerçekleşen olayların bu gelişmelerine böylelikle izin verilmişti.
1955 126:2.3 Jesus cheerfully accepted the responsibilities so suddenly thrust upon him, and he carried them faithfully to the end. At least one great problem and anticipated difficulty in his life had been tragically solved—he would not now be expected to go to Jerusalem to study under the rabbis. It remained always true that Jesus “sat at no man’s feet.” He was ever willing to learn from even the humblest of little children, but he never derived authority to teach truth from human sources.
2021 126:2.3 İsa güler yüzle, oldukça aniden omuzlarına yüklenmiş olan sorumlulukları kabul etti; ve, o onları sonuna kadar sadık bir biçimde yerine getirdi. En sonunda, yaşamında bir büyük sorun ve öngörülen zorluk acı bir biçimde çözülmüştü — Kudüs’e hahamlar altında eğitim görmek için gitmesi artık kendisinden beklenmeyecekti. İsa’nın, “hiç kimsenin dizinin dibinde oturmamış olması” sonsuza kadar bir gerçek olarak kalmıştır. O her zaman, küçük çocukların en mütevazı olanından bile bir şeyler öğrenmeye gönüllüydü; ancak, o hiçbir zaman, gerçeği öğretmek için insan kaynaklarından yetki almamıştı[6].
1955 126:2.4 Still he knew nothing of the Gabriel visit to his mother before his birth; he only learned of this from John on the day of his baptism, at the beginning of his public ministry.
2021 126:2.4 Hala o, doğumundan önce Cebrail’in annesine yaptığı ziyarete dair hiçbir şey bilmemekteydi; o yalnızca bunu, kamu hizmetine başladığı, vaftiz gününde Yahta’dan öğrenmişti.
1955 126:2.5 As the years passed, this young carpenter of Nazareth increasingly measured every institution of society and every usage of religion by the unvarying test: What does it do for the human soul? does it bring God to man? does it bring man to God? While this youth did not wholly neglect the recreational and social aspects of life, more and more he devoted his time and energies to just two purposes: the care of his family and the preparation to do his Father’s heavenly will on earth.
2021 126:2.5 Yıllar ilerledikçe, Nasıra’nın bu genç marangozu artan bir biçimde; şu değişmez bir süzgeçten, toplumun her kurumunu ve dinin her âdetini geçirmişti: İnsan ruhuna ne gibi hizmeti vardı? Tanrı’yı insana getirmekte miydi? İnsanı Tanrı’ya getirmekte miydi? Bu delikanlı, yaşamın dinlencesel ve toplumsal yönlerini umursamazken, giderek artan bir biçimde vaktini ve enerjisini yalnızca şu iki amaca adamıştı: ailesine bakma ve dünya üzerinde Yaratacısı’nın cennetsel iradesini gerçekleştirmeye hazırlanma.
1955 126:2.6 This year it became the custom for the neighbors to drop in during the winter evenings to hear Jesus play upon the harp, to listen to his stories (for the lad was a master storyteller), and to hear him read from the Greek scriptures.
2021 126:2.6 Bu yıl, komşularının; İsa’nın arp çalmasını dinlemek, hikâyelerini işitmek (zira ufaklık çok yetkin bir meddahtı), ve Yunan yazıtlarını okuyuşunu duymak için kış akşamları boyunca evlerine uğraması adet haline gelmişti.
1955 126:2.7 The economic affairs of the family continued to run fairly smoothly as there was quite a sum of money on hand at the time of Joseph’s death. Jesus early demonstrated the possession of keen business judgment and financial sagacity. He was liberal but frugal; he was saving but generous. He proved to be a wise and efficient administrator of his father’s estate.
2021 126:2.7 Ailenin ekonomik yaşantısı, Yusuf’un ölümü zamanında yüklü bir miktardaki paranın elde bulunması nedeniyle, oldukça pürüzsüz bir biçimde devam etmekteydi. İsa öncül bir biçimde, keskin işletme kararlarına ve finansal bilgeliğe sahip olduğunu göstermişti. O eli boldu, ancak hesabını iyi bilmekteydi; o parasını biriktiren türde biriydi, ancak aynı zamanda cömertti de. O, babasının sahip olduğu hanenin bilge ve etkili bir idarecisi haline gelmişti.
1955 126:2.8 But in spite of all that Jesus and the Nazareth neighbors could do to bring cheer into the home, Mary, and even the children, were overcast with sadness. Joseph was gone. Joseph was an unusual husband and father, and they all missed him. And it seemed all the more tragic to think that he died ere they could speak to him or hear his farewell blessing.
2021 126:2.8 Ancak, İsa’nın ve Nasıra komşularının eve neşe getirmek için yapabildikleri her şeye rağmen, Meryem, ve hatta çocuklar bile, üzüntüye boğulmuş haldeydi. Yusuf artık yoktu. Yusuf, olağanın dışında bir eş ve babaydı; ve, onların hepsi kendisini özlemekteydi. Ve onlara Yusuf’un, kendisiyle konuşamadan veya onun elveda dileklerini duymadan ölmüş olduğunu düşünmek çok daha fazla acı bir durum olarak görünmekteydi.
3. THE FIFTEENTH YEAR (A.D. 9)
3. ON BEŞINCI YIL (M.S. 9.YIL)
1955 126:3.1 By the middle of this fifteenth year—and we are reckoning time in accordance with the twentieth-century calendar, not by the Jewish year—Jesus had taken a firm grasp upon the management of his family. Before this year had passed, their savings had about disappeared, and they were face to face with the necessity of disposing of one of the Nazareth houses which Joseph and his neighbor Jacob owned in partnership.
2021 126:3.1 Bu on beşinci yılın ortasında — ve, bizler yirminci yüzyıl takvimini temel almaktayız, Musevi yılını değil — İsa, ailesinin idaresinde sözü geçer bir konuma gelmişti. Bu yıl geçmeden önce, onların birikimleri yok olmak üzereydi; ve, onlar, Yusuf ve komşusu Yakup’un ortak olarak sahip olduğu Nasıra evlerinden bir tanesini elden çıkarmakla karşı karşıya gelmişlerdi.
1955 126:3.2 On Wednesday evening, April 17, A.D. 9, Ruth, the baby of the family, was born, and to the best of his ability Jesus endeavored to take the place of his father in comforting and ministering to his mother during this trying and peculiarly sad ordeal. For almost a score of years (until he began his public ministry) no father could have loved and nurtured his daughter any more affectionately and faithfully than Jesus cared for little Ruth. And he was an equally good father to all the other members of his family.
2021 126:3.2 M[7].S. 9.yılda Nisan’ın 17’sinde, Çarşamba akşamı ailenin bebeği Ruth dünyaya gelmişti; ve, İsa elinden gelen en iyi biçimde, bu sınayıcı ve görülmemiş nitelikteki üzüntü verici bu zor deneyim boyunca, annesini teselli etmede ve ona hizmet etmede babasını yerini almaya çabalamıştı. Neredeyse yirmi yıllık bir süreç boyunca (kamu hizmetine başlayıncaya kadar), hiçbir baba kızını, İsa’nın bu küçük Ruth’a gösterdiği şefkat dolu ve sadık ilgiden daha fazla derinden sevip, onu yetiştiremezdi. Ve, o, ailesinin tüm diğer üyelerine eşit derecede iyi bir babaydı.
1955 126:3.3 During this year Jesus first formulated the prayer which he subsequently taught to his apostles, and which to many has become known as “The Lord’s Prayer.” In a way it was an evolution of the family altar; they had many forms of praise and several formal prayers. After his father’s death Jesus tried to teach the older children to express themselves individually in prayer—much as he so enjoyed doing—but they could not grasp his thought and would invariably fall back upon their memorized prayer forms. It was in this effort to stimulate his older brothers and sisters to say individual prayers that Jesus would endeavor to lead them along by suggestive phrases, and presently, without intention on his part, it developed that they were all using a form of prayer which was largely built up from these suggestive lines which Jesus had taught them.
2021 126:3.3 Bu yıl boyunca, İsa ilk olarak; havarilerine daha sonra öğretmiş olduğu, ve birçokları tarafından “Koruyucu’nun Duası” olarak bilir hale gelmiş, duayı ilk oluşturdu[8]. Bir bakımdan, o, aile sunağının bir evrimiydi; onlar, övgünün birçok çeşidine ve birkaç resmi duaya sahiplerdi. Babasının ölümünden sonra, İsa, dua ile kendilerini bireysel olarak ifade etmelerini daha büyük kardeşlerine öğretmeye çalıştı; bunu yapmaktan her ne kadar büyük keyif alsa da — onlar, İsa’nın düşüncesini kavrayamamakta ve sürekli olarak, ezberlemiş oldukları dua türlerine geri dönmekteydiler. Büyük erkek ve kız kardeşlerini bireysel dualarda bulunmak için harekete geçirmenin bu çabasında İsa, örnek ifade kalıplarını kullanarak onlara ön ayak olmaya çalışırdı; ve, yakın bir zaman içinde, İsa’nın hiç de istemeden neden olduğu bir biçimde, hepsinin, büyük ölçüde daha öncesinden öğretmiş olduğu bu örnek kalıpların üzerine inşa edilmiş olduğu bir dua biçimini kullanışı gelişme gösterdi.
1955 126:3.4 At last Jesus gave up the idea of having each member of the family formulate spontaneous prayers, and one evening in October he sat down by the little squat lamp on the low stone table, and, on a piece of smooth cedar board about eighteen inches square, with a piece of charcoal he wrote out the prayer which became from that time on the standard family petition.
2021 126:3.4 En sonunda İsa, ailenin her üyesinin doğaçlama duada bulunması düşüncesini bıraktı; ve, Ekim ayında bir akşam İsa, alçak taş masa üzerindeki abajur lamba yanında oturup, yaklaşık olarak 45 santimetrekare büyüklüğünde yumuşak bir sedir tahta parçası üzerine, bir kömür parçasıyla bu zamandan beri ortak aile ricası haline gelmiş olan duayı etraflıca kaleme aldı.
1955 126:3.5 This year Jesus was much troubled with confused thinking. Family responsibility had quite effectively removed all thought of immediately carrying out any plan for responding to the Jerusalem visitation directing him to “be about his Father’s business.” Jesus rightly reasoned that the watchcare of his earthly father’s family must take precedence of all duties; that the support of his family must become his first obligation.
2021 126:3.5 Bu yıl, İsa, ikiye bölünmüş aklı tarafından fazlasıyla sıkıntı yaşamıştı. Aile sorumluluğu, “Yaratıcısı’nın görevini yerine getirmek için” kendisini yönlendiren Kudüs ziyaretine karşılık vermenin her türlü tasarımını doğrudan bir biçimde yerine getirmenin her düşüncesini oldukça etkin bir biçimde ortadan kaldırmıştı[9]. İsa doğru bir biçimde; dünyasal babasının sahip olduğu ailenin gözetiminin, tüm sorumluluklarından önce gelmesi gerektiğini düşündü; ailesinin desteklenmesi ilk sorumluluğu haline gelmeliydi.
1955 126:3.6 In the course of this year Jesus found a passage in the so-called Book of Enoch which influenced him in the later adoption of the term “Son of Man” as a designation for his bestowal mission on Urantia. He had thoroughly considered the idea of the Jewish Messiah and was firmly convinced that he was not to be that Messiah. He longed to help his father’s people, but he never expected to lead Jewish armies in overthrowing the foreign domination of Palestine. He knew he would never sit on the throne of David at Jerusalem. Neither did he believe that his mission was that of a spiritual deliverer or moral teacher solely to the Jewish people. In no sense, therefore, could his life mission be the fulfillment of the intense longings and supposed Messianic prophecies of the Hebrew scriptures; at least, not as the Jews understood these predictions of the prophets. Likewise he was certain he was never to appear as the Son of Man depicted by the Prophet Daniel.
2021 126:3.6 Bu yıl içinde, İsa; Urantia üzerindeki bahşedilme görevi için bir adlandırma biçimindeki, “İnsanın Oğlu” teriminin daha sonra gerçekleşecek kullanımı için kendisini etkilemiş olan, tarafınızdan adlandırıldığı biçimiyle Hanok’un Kitabı içindeki bir metni bulmuştu[10]. O; Musevi Mesihi fikri üzerinde etraflıca bir biçimde düşünmüş olup, bu Mesih haline gelmeyeceğine güçlü bir şekilde ikna oldu. O, babasının insanlarına yardım etmeyi arzulamıştı; ancak o, Filistin’in yabancı egemenliğini ortadan kaldırmak için Musevi ordularını yönetmeyi hiçbir zaman öngörmemişti. O, Kudüs’de Davut’un tahtında hiçbir zaman oturmayacağını bilmekteydi. Ne de o, görevinin, yalnızca Musevi insanları için bir ruhsal kurtarıcı veya diğer bir değişle ahlaki öğretmen olduğuna inanmıştı. Hiçbir şekilde, onun yaşam görevi, böylelikle, İbrani yazıtlarına ait yoğun arzuların ve varsayılan Mesihsel kehanetlerin yerine getirilişi olabilirdi; en azından, Museviler’in anlamış olduğu gibi, peygamberlerin bu öngörülerini anlamamaktaydı. Benzer bir biçimde o, Peygamber Daniel tarafından tasvir edilen bir biçimde İnsanın Evladı olarak hiçbir zaman görünmeyeceğinden emindi[11].
1955 126:3.7 But when the time came for him to go forth as a world teacher, what would he call himself? What claim should he make concerning his mission? By what name would he be called by the people who would become believers in his teachings?
2021 126:3.7 Ancak, bir dünya öğretmeni olarak ilerlemesi için vakit geldiğinde, kendisini nasıl adlandırmalıydı? Görevi ile ilgili ne söylemeliydi? Öğretilerinin inanıcıları haline gelecek insanlar tarafından hangi isimle çağrılmalıydı?
1955 126:3.8 While turning all these problems over in his mind, he found in the synagogue library at Nazareth, among the apocalyptic books which he had been studying, this manuscript called “The Book of Enoch”; and though he was certain that it had not been written by Enoch of old, it proved very intriguing to him, and he read and reread it many times. There was one passage which particularly impressed him, a passage in which this term “Son of Man” appeared. The writer of this so-called Book of Enoch went on to tell about this Son of Man, describing the work he would do on earth and explaining that this Son of Man, before coming down on this earth to bring salvation to mankind, had walked through the courts of heavenly glory with his Father, the Father of all; and that he had turned his back upon all this grandeur and glory to come down on earth to proclaim salvation to needy mortals. As Jesus would read these passages (well understanding that much of the Eastern mysticism which had become admixed with these teachings was erroneous), he responded in his heart and recognized in his mind that of all the Messianic predictions of the Hebrew scriptures and of all the theories about the Jewish deliverer, none was so near the truth as this story tucked away in this only partially accredited Book of Enoch; and he then and there decided to adopt as his inaugural title “the Son of Man.” And this he did when he subsequently began his public work. Jesus had an unerring ability for the recognition of truth, and truth he never hesitated to embrace, no matter from what source it appeared to emanate.
2021 126:3.8 Tüm bu sorunları aklında düşünüp taşınırken, Nasıra’da sinagog kütüphanesinde, üzerinde çalışmakta olduğu kehanette bulunan kitaplar arasında, “Hanok’un Kitabı” olarak adlandırılmakta olan bu el yazmasını buldu; ve, her ne kadar o, bu el yazmasının eskinin Hanok’u tarafından yazılmamış olduğundan emin olsa da, ona çok ilgi çekici gelmişti; ve, o, bu el yazmasını tekrar tekrar okumuştu. Orada, içinde bu “İnsanın Evladı” teriminin geçtiği, kendisini özellikle etkileyen bir yer bulunmaktaydı. Tarafınızdan adlandırıldığı şekliyle, bu Hanok’un Kitabı’nın yazarı; insanlığa kurtuluşu getirmek için bu dünyaya inmeden önce her şeyin Yaratıcısı olarak kendi Yaratıcısı ile cennetsel ihtişamın bahçeleri boyunca yürümüş olan, ve, kendisine ihtiyaç duyan fanilere kurtuluşu duyurmak için yeryüzüne inerek bu yücelik ve ihtişama sırtını çevirmiş olan, bu İnsanın Evladı’nın dünya üzerinde hangi görevde bulunacağını tarif eden ve onun kim olduğunu açıklayan bir biçimde, bu İnsanın Evladı’na etraflıca bir biçimde yer ayırmaktaydı. İsa bu metinleri okurken (bu öğretilerle karışmış hale gelmiş Doğu gizemciliğinin büyük bir kısmının hatalı olduğunu çok iyi bir biçimde anlar halde), kalbiyle karşılık vererek, ve aklında, İbrani yazıtların tüm Mesihsel tahminleri içinde ve Musevi kurtarıcısı hakkındaki tüm kuramlar içinde hiçbirinin, yalnızca kısmi bir biçimde Hanok’a ait olan bu kitap içinde saklanmış bu hikâye kadar gerçeğe yakınlaşmadığının farkına varmıştı; ve, İsa bunun sonrasında ve orada, kendisini tanıtan “İnsanın Evladı” unvanını almaya karar verdi. Ve, bu, kamu görevine daha sonra başladığında yaptığı şey olmuştu. İsa gerçeğin farkına varmada hatada bulunmaz bir yetkinliğe sahipti; ve, gerçekliği kabul etmede, görünüşte hangi kaynaktan kökenini alırsa alsın, hiçbir zaman tereddüt etmemişti.
1955 126:3.9 By this time he had quite thoroughly settled many things about his forthcoming work for the world, but he said nothing of these matters to his mother, who still held stoutly to the idea of his being the Jewish Messiah.
2021 126:3.9 Bu zaman zarfında, o oldukça bütüncül bir biçimde, yaklaşmakta olan görevi için birçok şeyin temelini hazırladı; ancak, hala kararlı bir biçimde kendisinin Musevi Mesihi olduğu düşüncesini savunmakta olan annesine bu hususlar hakkında hiçbir şey söylememişti.
1955 126:3.10 The great confusion of Jesus’ younger days now arose. Having settled something about the nature of his mission on earth, “to be about his Father’s business”—to show forth his Father’s loving nature to all mankind—he began to ponder anew the many statements in the Scriptures referring to the coming of a national deliverer, a Jewish teacher or king. To what event did these prophecies refer? Was not he a Jew? or was he? Was he or was he not of the house of David? His mother averred he was; his father had ruled that he was not. He decided he was not. But had the prophets confused the nature and mission of the Messiah?
2021 126:3.10 İsa’nın genç dönemlerine ait büyük kafa karışıklığı bu aşamada ortaya çıkmıştı. Yaratıcısı’nın sevgi dolu doğasını tüm insanlığa göstermek olarak — “Yaratıcısı’nın görevini gerçekleştirme” halindeki dünya üzerindeki sorumluluğunun doğasına dair belirli birtakım şeyi kesinleştirmiş olarak, o, bir Musevi öğretmeni veya kralı olarak bir ulusal kurtarıcının gelişine atıfta bulunan Yazıtlardaki birçok ifade üzerine yeni baştan düşünmeye başladı[12]. Bu kehanetler hangi olaya atıfta bulunmaktaydı? Kendisi bir Musevi değil miydi? Yoksa kendisi miydi? Kendisi, Davut’un hanesine ait miydi yoksa değil miydi? Annesi, onun ait olduğunu güçlü bir biçimde duyurmuştu; babası öncesinden, onun bu haneye ait oluşuna imkânın bulunmadığını bildirmişti. O, ait olmadığına karar vermişti. Ancak, peygamberler, Mesih’in doğası ve görevini karıştırmaktalar mıydı?
1955 126:3.11 After all, could it be possible that his mother was right? In most matters, when differences of opinion had arisen in the past, she had been right. If he were a new teacher and not the Messiah, then how should he recognize the Jewish Messiah if such a one should appear in Jerusalem during the time of his earth mission; and, further, what should be his relation to this Jewish Messiah? And what should be his relation, after embarking on his life mission, to his family? to the Jewish commonwealth and religion? to the Roman Empire? to the gentiles and their religions? Each of these momentous problems this young Galilean turned over in his mind and seriously pondered while he continued to work at the carpenter’s bench, laboriously making a living for himself, his mother, and eight other hungry mouths.
2021 126:3.11 Son kertede, annesinin haklı olabileceği mümkün olabilir miydi? Geçmişte görüş farklılıkları doğduğu zamanlar olarak birçok olayda, annesi haklı çıkmıştı. Eğer kendisi yeni bir öğretmen ise ve Mesih değilse, dünya üzerindeki görev zamanı boyunca Kudüs’te Musevi Mesihi ortaya çıkacak olursa böyle bir kişiye nasıl davranacaktı; ve, buna ek olarak, bu Musevi Mesihi ile olan ilişkisi nasıl olacaktı? Ve, yaşam görevi deneyimine başladığında, ailesiyle ilişkisi nasıl olacaktı? Peki Musevi uluslar topluluğu ve dini ile? Roma İmparatorluğu ile? Musevi-olmayanlar ve onların dinleri ile? Bu çok önemli sorunların her birini bu genç Celileli aklında uzun uzun düşünüp, kendisinin, annesinin ve sekiz diğer aç kursağın geçimini tırnaklarını kazıya kazıya kazanan bir biçimde marangoz tezgâhında çalışmaya devam ederken, üzerinde ciddi bir biçimde fikir yürüttü.
1955 126:3.12 Before the end of this year Mary saw the family funds diminishing. She turned the sale of doves over to James. Presently they bought a second cow, and with the aid of Miriam they began the sale of milk to their Nazareth neighbors.
2021 126:3.12 Bu yıl sona ermeden önce, Meryem, aile kaynaklarının erimekte olduğunu gördü. O, güvercinlerin satışını Yakup’a devretti. Yakın bir zamanda onlar, ikinci bir ineği alıp, Miryam’ın yardımıyla Nasıra komşularına süt satışına başladılar.
1955 126:3.13 His profound periods of meditation, his frequent journeys to the hilltop for prayer, and the many strange ideas which Jesus advanced from time to time, thoroughly alarmed his mother. Sometimes she thought the lad was beside himself, and then she would steady her fears, remembering that he was, after all, a child of promise and in some manner different from other youths.
2021 126:3.13 İsa’nın yalnız bir biçimde derin derin düşünmekte olduğu dönemler, dua etmek için tepenin zirvesine sıklıkla gerçekleştirdiği yolculuklar ve İsa’nın zaman zaman öne sürmüş olduğu birçok tuhaf düşünceler, annesini tamamiyle endişelenen konuma getirmişti. Zaman zaman Meryem; ufaklığın kendinde olduğunu düşünüp, bunun ardından, onun, son kertede, söz verilmiş bir çocuk olduğunu ve bir şekilde diğer gençlerden farklı olduğunu hatırlayarak, korkularını dizginledi.
1955 126:3.14 But Jesus was learning not to speak of all his thoughts, not to present all his ideas to the world, not even to his own mother. From this year on, Jesus’ disclosures about what was going on in his mind steadily diminished; that is, he talked less about those things which an average person could not grasp, and which would lead to his being regarded as peculiar or different from ordinary folks. To all appearances he became commonplace and conventional, though he did long for someone who could understand his problems. He craved a trustworthy and confidential friend, but his problems were too complex for his human associates to comprehend. The uniqueness of the unusual situation compelled him to bear his burdens alone.
2021 126:3.14 Ancak, İsa, fikirlerinin hepsini dünyaya, hatta kendi annesine bile, sunmayan bir biçimde, sahip olduğu düşüncelerin hepsinden bahsetmemeyi öğrenmekteydi. Bu yıldan itibaren, aklında ne olup bittiğine dair İsa’nın açığa çıkardığı şeyler düzenli bir biçimde azalma gösterdi; bu, ortalama bir insanın kavrayamayacağı şeyler, ve, tuhaf veya olağan insanlardan farklı olarak görülmesine sebep olacak bu şeyler hakkında daha az konuştuğu anlamına gelmekteydi. Bir yandan sorunlarını anlayacak birini derinden arzulamış olsa da, dışarıdan olan tüm görünüşlerinde olağan ve herkesi gibi hale gelmişti. O; güvenilir ve sır saklayan bir arkadaşı iple çekmekteydiyse de, yaşadığı sorunlar insan birlikteliklerinin kavraması için haddinden fazla karmaşık haldeydi. Bu olağandışı durumun benzersizliği kendisini, yüklerini kendi başına taşımaya zorladı.
4. FIRST SERMON IN THE SYNAGOGUE
4. SINAGOG’DAKI İLK VAAZ
1955 126:4.1 With the coming of his fifteenth birthday, Jesus could officially occupy the synagogue pulpit on the Sabbath day. Many times before, in the absence of speakers, Jesus had been asked to read the Scriptures, but now the day had come when, according to law, he could conduct the service. Therefore on the first Sabbath after his fifteenth birthday the chazan arranged for Jesus to conduct the morning service of the synagogue. And when all the faithful in Nazareth had assembled, the young man, having made his selection of Scriptures, stood up and began to read:
2021 126:4.1 On beşinci yaşa gelişiyle birlikte, İsa resmi olarak, Şabat günü sinagog kürsüsüne çıkabilmeye hak kazanmıştı. Daha önce birçok kez, konuşmacıların yokluğunda, İsa’dan Yazıtları okunması istenmişti; ancak, bu aşamada, yasaya göre, ayini yönetebileceği vakit olan gün gelmişti. Böylelikle, on beşinci doğum gününden sonra, hazzan, İsa’nın sinagogun sabah ayinini yönetmesi için düzenlemede bulunmuştu[13]. Ve, Nasıra’da inançlı olanların hepsi bir araya geldiğinde, genç adam, Yazıtlar’dan kendisinin seçmiş olduğu metinleri, ayağa kalkıp, okumaya başladı:
1955 126:4.2 “The spirit of the Lord God is upon me, for the Lord has anointed me; he has sent me to bring good news to the meek, to bind up the brokenhearted, to proclaim liberty to the captives, and to set the spiritual prisoners free; to proclaim the year of God’s favor and the day of our God’s reckoning; to comfort all mourners, to give them beauty for ashes, the oil of joy in the place of mourning, a song of praise instead of the spirit of sorrow, that they may be called trees of righteousness, the planting of the Lord, wherewith he may be glorified.
2021 126:4.2 “Koruyucu Tanrı’nın ruhaniyeti benim üzerimde, zira Koruyucu beni kutsamıştır; o beni, acizlere iyi haberleri göndermek, kalbi kırılmışları tekrar bir araya getirmek, esirlere özgürlüğü duyurmak ve ruhsal köleleri serbest bırakmak için göndermiştir; aracılığı ile ihtişamının tanınabilmesi için, Koruyucu’nun tohumları olarak, doğruluğun ağaçları biçiminde adlandırılabilsin diye, yas çekenlere teselli, kayıpları için güzellik, kederleri yerine neşenin ferahlığını, kederin ruhaniyeti yerine övgünün bir şarkısını vermek için[14].
1955 126:4.4 “Wash yourselves, make yourselves clean; put away the evil of your doings from before my eyes; cease to do evil and learn to do good; seek justice, relieve the oppressed. Defend the fatherless and plead for the widow.
1955 126:4.5 “Wherewith shall I come before the Lord, to bow myself before the Lord of all the earth? Shall I come before him with burnt offerings, with calves a year old? Will the Lord be pleased with thousands of rams, ten thousands of sheep, or with rivers of oil? Shall I give my first-born for my transgression, the fruit of my body for the sin of my soul? No! for the Lord has showed us, O men, what is good. And what does the Lord require of you but to deal justly, love mercy, and walk humbly with your God?
2021 126:4.5 “Böylelikle ben, Koruyucu’nun huzuruna çıkıp, yeryüzündeki her şeyin Koruyucusu karşısında eğilmeli miyim? Yanmış adaklarla, bir yıllık butlarla mı karşısına çıkmalıyım? Koruyucu, bin oğlakla, bin koyunla veya yağlardan oluşan nehirlerle mutlu mu olacak? Kendi yanlışım için benden ilk doğanı kurban mı vermeliyim, ruhumun günahı için bedenimin meyvesini? Hayır! Zira, Koruyucu, bizlere, ey insanlar, neyin iyi olduğunu gösterdi. Ve, Koruyucu sizden, adil olmanızdan, bağışlamayı derinden sevmenizden ve Tanrınız ile alçak gönüllü bir biçimde yürümenizden başka ne istemektedir ki?[17]
1955 126:4.6 “To whom, then, will you liken God who sits upon the circle of the earth? Lift up your eyes and behold who has created all these worlds, who brings forth their host by number and calls them all by their names. He does all these things by the greatness of his might, and because he is strong in power, not one fails. He gives power to the weak, and to those who are weary he increases strength. Fear not, for I am with you; be not dismayed, for I am your God. I will strengthen you and I will help you; yes, I will uphold you with the right hand of my righteousness, for I am the Lord your God. And I will hold your right hand, saying to you, fear not, for I will help you.
2021 126:4.6 “Bundan sonra, dünyanın dairesinde oturan Tanrı’yı kime benzeteceksiniz? Gözlerinizi açın, ve, tüm bu dünyaları yaratmış, kendi hesabına göre onların sayısız ev sahiplerini mevcut kılmış ve hepsini isimleri ile çağırana dikkatlice bakın. O tüm bunların hepsini, kudretinin büyüklüğü ile yerine getirmektedir; ve, gücünde kuvvetli olduğu için, bir kez bile başarısız olmamaktadır. O güçsüze güç vermekte, ve, bitap düşmüşlerin kudretini arttırmaktadır. Korkmayın, zira ben sizinleyim; umutsuzluğa düşmeyin, zira ben sizin Tanrınız’ım. Ben sizi güçlendireceğim ve ben size yardım edeceğim; evet, ben sizi, doğruluğumun sağ eli ile koruyacağım, zira ben Koruyucu, sizin Tanrınız’ım. Ve, ben, sizlerin sağ elinizi tutup, korkmayın, zira ben size yardım edeceğim diyeceğim[18].
1955 126:4.7 “And you are my witness, says the Lord, and my servant whom I have chosen that all may know and believe me and understand that I am the Eternal. I, even I, am the Lord, and beside me there is no savior.”
1955 126:4.8 And when he had thus read, he sat down, and the people went to their homes, pondering over the words which he had so graciously read to them. Never had his townspeople seen him so magnificently solemn; never had they heard his voice so earnest and so sincere; never had they observed him so manly and decisive, so authoritative.
2021 126:4.8 Ve, İsa sözlerini böyle tamamladığında, oturdu, ve insanlar evlerine, onun oldukça şükran dolu bir biçimde kendilerine okumuş oldukları sözler üzerinde derin derin düşünerek, gitti. Daha önce hiçbir zaman, kendi kasaba insanları onu, bu kadar muhteşem bir biçimde ulvi görmemişti; daha önce hiçbir zaman onlar, İsa’nın onun sesini bu kadar ciddi ve bu kadar içten duymamışlardı; onlar daha önce hiçbir zaman onu, kendi gücünden bu kadar emin bir biçimde, bu kadar erişkin ve kararlı görmemişlerdi.
1955 126:4.9 This Sabbath afternoon Jesus climbed the Nazareth hill with James and, when they returned home, wrote out the Ten Commandments in Greek on two smooth boards in charcoal. Subsequently Martha colored and decorated these boards, and for long they hung on the wall over James’s small workbench.
2021 126:4.9 Bu Şabat öğleden sonrası, İsa, Nasıra tepesine Yakup ile çıktı; ve, onlar, eve geri döndüklerinde, iki yumuşak tahtaya On emri Yunan dilinde yazdı. Daha sonra Marta bu tahtaları boyadı ve onları süsledi; ve, uzunca bir süre boyunca bu tahtalar, Yakup’un küçük çalışma tezgâhı üzerinde duvarda asılı durdu.
5. THE FINANCIAL STRUGGLE
5. EKONOMIK MÜCADELE
1955 126:5.1 Gradually Jesus and his family returned to the simple life of their earlier years. Their clothes and even their food became simpler. They had plenty of milk, butter, and cheese. In season they enjoyed the produce of their garden, but each passing month necessitated the practice of greater frugality. Their breakfasts were very plain; they saved their best food for the evening meal. However, among these Jews lack of wealth did not imply social inferiority.
2021 126:5.1 Kademeli bir biçimde İsa ve ailesi, öncül yıllarının sade yaşamına gerdi döndü. Kıyafetleri ve hatta yiyecekleri bile sadeleşti. Onlar fazlasıyla süte, tereyağına ve peynire sahiplerdi. Mevsimi denk geldiğinde, bahçelerinin ürünlerini memnuniyetle deneyimlemeydiler; ancak, her geçen ay, kaynaklar üzerinde yapılması gereken daha büyük bir denetimi gerektirmekteydi. Onların kahvaltıları oldukça sadeydi; onlar, en iyi yiyeceklerini akşam yemeği için saklamaktaydılar. Buna rağmen, bu Museviler arasında, refahın azlığı toplumsal alt düzeylilik anlamına gelmemekteydi.
1955 126:5.2 Already had this youth well-nigh encompassed the comprehension of how men lived in his day. And how well he understood life in the home, field, and workshop is shown by his subsequent teachings, which so repletely reveal his intimate contact with all phases of human experience.
2021 126:5.2 Hâlihazırda, bu delikanlı, insanların kendi içinde bulunduğu dönemde nasıl yaşamakta olduğuna dair kavrayışa neredeyse tamamiyle sahip olmuştu. Ve, insan deneyiminin tüm fazlarıyla olan içten ilişkisini çok bütüncül bir biçimde ortaya seren ilerdeki öğretileri tarafından sergilendiği şekliyle, ev, toplum ve iş yaşamını ne de iyi anlamıştı.
1955 126:5.3 The Nazareth chazan continued to cling to the belief that Jesus was to become a great teacher, probably the successor of the renowned Gamaliel at Jerusalem.
2021 126:5.3 Nasıra hazzanı; İsa’nın, muhtemelen Kudüs’deki meşhur Gamliel’in varisi olarak, büyük bir öğretmen haline gelecek oluşuna dair inanca sımsıkı bir biçimde sarılmaya devam etmişti.
1955 126:5.4 Apparently all Jesus’ plans for a career were thwarted. The future did not look bright as matters now developed. But he did not falter; he was not discouraged. He lived on, day by day, doing well the present duty and faithfully discharging the immediate responsibilities of his station in life. Jesus’ life is the everlasting comfort of all disappointed idealists.
2021 126:5.4 İsa’nın kendisine ait bir sürece dair tasarımlarının tümü engellenmiş görünmekteydi. Gelecek, şimdi yaşanan gelişmeler karşısında parlak görülmemekteydi. O, gün be gün, mevcut görevini oldukça iyi bir biçimde yaparak ve yaşamdaki konumunun getirdiği birincil elden yükümlülükleri sadık bir şekilde yerine getirerek, yaşamına devam etti. İsa’nın yaşamı, hayal kırıklığına uğramış tüm idealistler için her zaman geçerliliğini koruyacak bir umuttur.
1955 126:5.5 The pay of a common day-laboring carpenter was slowly diminishing. By the end of this year Jesus could earn, by working early and late, only the equivalent of about twenty-five cents a day. By the next year they found it difficult to pay the civil taxes, not to mention the synagogue assessments and the temple tax of one-half shekel. During this year the tax collector tried to squeeze extra revenue out of Jesus, even threatening to take his harp.
2021 126:5.5 Marangozun ortalama bir gündeliği yavaşça azalmaktaydı. Bu yılın sonunda, İsa; erkenden çalışmaya başlayıp geç saatlerde işini bırakarak, günde yalnızca yirmi sente denk gelen tutarı kazanmaktaydı. Ertesi yılın sonunda, vatandaşlık vergilerini ödemede zorluk yaşadı, ki daha da buna sinagog ölçüleri ve bir buçuk şekel olan mabet vergisi dâhil değil. Bu yıl boyunca, vergi toplayıcısı, İsa’dan daha fazla gelir elde etmeye, hatta arpını almakla tehdit etmeye bile, çalıştı.
1955 126:5.6 Fearing that the copy of the Greek scriptures might be discovered and confiscated by the tax collectors, Jesus, on his fifteenth birthday, presented it to the Nazareth synagogue library as his maturity offering to the Lord.
2021 126:5.6 Yunan yazıtları nüshasının vergi toplayıcıları tarafından keşfedilebileceğinden ve ona el konulabileceğinden korkarak, İsa onu, on beşinci doğum gününde, Koruyucu’ya olan ergenlik adağı olarak Nasıra sinagog kütüphanesine sundu.
1955 126:5.7 The great shock of his fifteenth year came when Jesus went over to Sepphoris to receive the decision of Herod regarding the appeal taken to him in the dispute about the amount of money due Joseph at the time of his accidental death. Jesus and Mary had hoped for the receipt of a considerable sum of money when the treasurer at Sepphoris had offered them a paltry amount. Joseph’s brothers had taken an appeal to Herod himself, and now Jesus stood in the palace and heard Herod decree that his father had nothing due him at the time of his death. And for such an unjust decision Jesus never again trusted Herod Antipas. It is not surprising that he once alluded to Herod as “that fox.”
2021 126:5.7 On beşinci yaşının şaşkınlık yaratan büyük olayı, İsa’nın, kazara gerçekleşen ölümü zamanında Yusuf’un alacaklı olduğu miktara dair anlaşmazlığın çözümlenmesi için kendisine yapılan itiraz üzerine, Hirodes’in kararını öğrenmek için Seforis’e gidişinde gerçekleşti. İsa ve Meryem; Seforis’deki haznedar bir el harçlığı kadar miktarı sunmadan önce, önemli ölçekteki bir miktarı almayı ümit etmekteydiler. Yusuf’un kardeşleri Hirodes’in kendisine kadar giderek bir itirazda bulunmuşlardı; ve, bu aşamada, İsa sarayda, Hirodes’in, babasının ölüm zamanında hiçbir alacağı olmadığına emredişini duymaktaydı. Ve, böyle bir adil olmayan kadar yüzünden, İsa, Hirodes Antipa’ya bir daha hiçbir zaman güvenmedi. Onun bir seferinde Hirodes’den “o tilki” şeklinde bahsedişi şaşırtıcı değildir[20].
1955 126:5.8 The close work at the carpenter’s bench during this and subsequent years deprived Jesus of the opportunity of mingling with the caravan passengers. The family supply shop had already been taken over by his uncle, and Jesus worked altogether in the home shop, where he was near to help Mary with the family. About this time he began sending James up to the camel lot to gather information about world events, and thus he sought to keep in touch with the news of the day.
2021 126:5.8 Bu ve ilerleyen yıllardaki marangoz tezgâhında bu aralıksız çalışma, İsa’yı, kervan yolcuları ile kaynaşma olasılığından mahrum bıraktı. Ailenin ekmek teknesi olan atölye çoktan amcası tarafından devralınmış olup, İsa tamamen, ailesi için Meryem’e yardım etmek amacıyla yakında olabildiği ev atölyesinde çalışmaktaydı. Yaklaşık olarak bu zaman zarfında o, Yakup’u, dünyada olup bitenler hakkında bilgi toplaması için kervan durağına kadar göndermeye başlamış olup, böylece, dönemin haberleri ile haberdar olmayı arzulamıştı.
1955 126:5.9 As he grew up to manhood, he passed through all those conflicts and confusions which the average young persons of previous and subsequent ages have undergone. And the rigorous experience of supporting his family was a sure safeguard against his having overmuch time for idle meditation or the indulgence of mystic tendencies.
2021 126:5.9 Erişkinliğe doğru büyürken, o, önceki ve sonraki yaşlarda bulunan ortalama genç bireylerin deneyimledikleri tüm bu çatışmalardan ve kafa karışıklıklarından geçmişti. Ve, ailesini desteklemenin zorlayıcı deneyimi, hiçbir şey gerçekleştirmeden düşünmek veya gizemci eğilimlerin cazibesine katılmak için haddinden fazla zamana sahip olmasına karşı kesin bir engelleyici olmuştu.
1955 126:5.10 This was the year that Jesus rented a considerable piece of land just to the north of their home, which was divided up as a family garden plot. Each of the older children had an individual garden, and they entered into keen competition in their agricultural efforts. Their eldest brother spent some time with them in the garden each day during the season of vegetable cultivation. As Jesus worked with his younger brothers and sisters in the garden, he many times entertained the wish that they were all located on a farm out in the country where they could enjoy the liberty and freedom of an unhampered life. But they did not find themselves growing up in the country; and Jesus, being a thoroughly practical youth as well as an idealist, intelligently and vigorously attacked his problem just as he found it, and did everything within his power to adjust himself and his family to the realities of their situation and to adapt their condition to the highest possible satisfaction of their individual and collective longings.
2021 126:5.10 Bu sene, İsa’nın; bir aile bahçesi arazisi olarak ayrılmış olan, evlerinin tam kuzeyinde dikkate değer bir büyüklükte arazisi kiralamış olduğu yıldı. Büyük çocukların her biri bireysel bir bahçeye sahipti; ve, onlar, tarımsal çabalarında çetin bir rekabete girmişlerdi. Onların en büyük kardeşi, sebze hasadı dönemi boyunca her gün bahçede onlarla birlikte belirli bir zaman harcamaktaydı. İsa bahçede küçük erkek ve kız kardeşleriyle çalışırken, o birçok kez tüm ailenin, hiçbir şeyin etkilemediği bir yaşamın getirdiği bağımsızlık ve özgürlüğü keyifle yaşayabilecekleri yer olan, şehir dışında bir çiftlikte konumlanışını iç çekerek hayal etti. Ancak, onlar kendilerini, şehir dışında büyür halde bulmamışlardı; ve, İsa, tamamiyle günün şartlarına göre hareket edebilen ancak hem de bir idealist genç olarak, sorunla karşılaşır karşılaşmaz onunla ussal ve tüm gücüyle mücadeleye girişti; ve, o, içinde bulundukları durumun gerçekliklerine kendisini ve ailesini uyumlaştırmak ve koşullarını bireysel ve bütüncül arzularının olası en yüksek düzeyde yerine getirilişine doğru dönüştürmek için elinden gelen her şeyi yaptı.
1955 126:5.11 At one time Jesus faintly hoped that he might be able to gather up sufficient means, provided they could collect the considerable sum of money due his father for work on Herod’s palace, to warrant undertaking the purchase of a small farm. He had really given serious thought to this plan of moving his family out into the country. But when Herod refused to pay them any of the funds due Joseph, they gave up the ambition of owning a home in the country. As it was, they contrived to enjoy much of the experience of farm life as they now had three cows, four sheep, a flock of chickens, a donkey, and a dog, in addition to the doves. Even the little tots had their regular duties to perform in the well-regulated scheme of management which characterized the home life of this Nazareth family.
2021 126:5.11 Bir seferinde İsa az da olsa; Hirodes’in sarayındaki işçiliği için babasının alacağı olan ciddi ölçekteki parayı toplayabilirlerse, küçük bir çiftliği alma girişiminde bulunmak için yeterli kaynağı bir araya getirebilecek oluşunu ümit etmişti. O öncesinde, ailesinin dışına taşımanın bu tasarımını ciddi bir biçimde düşünmüştü. Ancak, Hirodes Yusuf’un alacağına dair her türlü miktarı ödemeyi reddettiğinde, şehir dışında bir eve sahip olma arzusundan vazgeçmişlerdi. Böyle olmuş olmasına rağmen, onlar; güvercinlere ilaveten şimdi üç ineğe, dört koyuna, bir tavuk sürüsüne, bir eşeğe ve bir köpeğe sahip olarak, ellerinden geldiğince yaratmış oldukları çiftlik yaşamının deneyiminden büyük keyif almaktaydılar. Küçük çocuklar bile; bu Nasıra ailesinin ev yaşamını nitelemekte olan, etraflıca düzenlenmiş idare oluşum içinde yerine getirmek için olağan sorumluluklara sahipti.
1955 126:5.12 With the close of this fifteenth year Jesus completed the traversal of that dangerous and difficult period in human existence, that time of transition between the more complacent years of childhood and the consciousness of approaching manhood with its increased responsibilities and opportunities for the acquirement of advanced experience in the development of a noble character. The growth period for mind and body had ended, and now began the real career of this young man of Nazareth.
2021 126:5.12 Bu on beşinci yaşın sona ermesiyle birlikte, İsa; çocukluğun daha olmasa-da-olur yılları, ve, bir soylu karakterin gelişimi içinde ileri deneyimi elde etmek için artan sorumlulukları ve imkânları ile yaklaşmakta olan erişkinlik bilinci arasındaki geçiş dönemi olarak, insan mevcudiyetinde tehlikeli ve zorlu dönemi katedişi tamamlamış bulunmaktaydı. Akıl ve beden için büyüme dönemi artık sona ermiş olup, şimdi, Nasıra’nın bu genç erkeğinin gerçek süreci başlamıştı.